İstanbul’da Moda semti, sakinliğiyle bilinir.
Kafeler, kitap okuyan insanlar, yürüyüş yapan çiftler…
Ama ben o gece, bu semtin kalbinde yer alan DoubleTree by Hilton’un 11. katında, hiçbir huzurun barınamayacağı bir odadaydım.
Çünkü karşımdaki kadın bir fırtına gibiydi.
Kendine “İstanbul escort” diyordu, ama onunla geçirilen bir gece, kelimelerin sınırlarını zorluyordu.
İlk tanışmamızda beni terslemişti.
“İlk mesajında cümle sonuna üç nokta koyan adamlardan hoşlanmam,” demişti.
Soğuk ve netti.
Ama bir şekilde çekim hissediyordum.
Sanki beni bir sınava sokacak ve geçemezsem harcayacaktı.
Ama geçersem…
İşte o zaman kendini verecekti.

Randevuya 15 dakika erken gittim.
Çünkü geç kalırsam iptal edeceğini söylemişti.
Telefonuma gelen mesaj kısa ve emir gibiydi:
“Asansöre bin. Kat 11. Kapı açık olacak ama konuşmadan içeri gir.”
Aynen öyle yaptım.
Kapıyı araladım.
İçeride loş ışık, tek bir kadeh kırmızı şarap ve sırtı bana dönük bir kadın.
Üzerinde siyah lateks bir elbise vardı.
Omzuna düşen saçlarıyla adeta bir heykel gibiydi.
“Bakma bana,” dedi.
“Sadece yatağa otur. Bekle.”
O an içimdeki tüm kontrol arzusu ezildi.
Ben alışkınım kadınlara yön vermeye.
Ama bu kadın…
Beni baştan aşağı sökmeye gelmiş gibiydi.
Yavaşça yatağa oturdum.
O ise ağır adımlarla bana yaklaştı.
Dizlerimin üzerine çöktü, ama dokunmadı.
Sadece gözlerimin içine bakarak konuştu:
“Senin gibiler, her kadını çözebileceğini zanneder.
Ama ben çözülmem.
Ben ya istediklerimi alırım ya da seni odadan atarım.”
İstanbul escort dünyasında böyle net, böyle dominant biriyle daha önce karşılaşmamıştım.
Kendine güveni, sözlerinden değil; duruşundan, beden dilinden, bakışından geliyordu.
Ben o gece, onun oyuncağıydım.
Elbisemi yavaşça çıkarmamı istedi.
Ama kendi üzerindekileri çıkarmadı.
“Sadece sen soyunacaksın,” dedi.
“Ben kontrolü bırakmam.”
sahipliğinde yaşadım İstanbul escort
Yavaşça üzerimi çıkarırken, gözlerini hiç kaçırmadı.
Sanki her hareketimi değerlendiriyordu.
Tenime yaklaştığında önce boynuma dişlerini geçirdi.
Bir iz bırakmak ister gibiydi.
Amaç sadece zevk değil, bana ait olduğunu gösteren bir işaret bırakmaktı.
O gece üç kez birleşmemize rağmen, her biri aynı değildi.
İlkinde emirler verdi.
İkincisinde sustu, sadece gözleriyle yönetti.
Üçüncüsünde ise kendini bir anlığına bırakmış gibi göründü.
Ama hemen ardından toparlandı.
“Yeter,” dedi.
“Artık fazlası zarar verir.”
Ben o an neye uğradığımı anlamadım.
Ama bir şey netti:
O gece ben onunla birlikte olmadım.
Ben o gece onun sahipliğinde yaşadım.
Sabah olmadan ayrılmak istedi.
Eşyalarını topladı, aynada saçlarını düzeltti.
Ve çıkmadan önce bana döndü:
“İstanbul escort arıyorsan…
Doğru yerdesin.
Ama unutma: herkes beni kaldıramaz.
Sen kaldın.
Ama bir daha asla beni bulamayabilirsin.”
Ve gitti.
Ben hâlâ o gecenin etkisinden çıkabilmiş değilim.
Kimi kadınlar seni sever.
Kimi seni tüketir.
Ama bazıları vardır…
Seni sen yapan tüm katmanları söküp seni yeniden inşa eder.
İşte o kadın, tam olarak buydu.
Eğer İstanbul’da sadece arzularını değil, iradeni de teslim etmeye hazırsan…
Gerçek bir İstanbul escort seni bekliyor olabilir.
Ama bu defa dikkatli ol.
Çünkü bazı kadınlar seni yaşatmak için önce seni parçalar.