Sadece Yürüyordum…
Gece saat 23.10. İstanbul’da yalnız bir yürüyüşe çıkmıştım. Beşiktaş’tan Ortaköy’e uzanan sahil boyunca, kulaklığımda düşük sesli bir caz çalarken bir şeylerin eksik olduğunu hissediyordum.
Ne bir kadının teni, ne bir bakış…
Sadece içimde artan bir boşluk vardı.
Tam Ihlamur Kasrı’nın yakınlarından geçerken, karşı kaldırımdan gelen topuk sesi dikkatimi çekti. Kısa siyah elbiseli, sarı saçlı bir kadın… Yavaş yürüyordu ama adımları netti.
Elinde telefonuyla biriyle konuşuyor gibiydi ama gözlerini bana sabitlemişti.

Göz göze geldiğimiz an, beni çağıran bakışları vardı.
Yanıma geldiğinde hiç tanımıyor gibi değildi.
Sanki daha önce buluşmuşuz da, kaldığımız yerden devam ediyor gibiydi.
“Derya,” dedi.
“Beni çağırdın, geldim.”
Ben hiçbir şey söylememiştim ama o bunu umursamıyordu.
Taksiye Bindik: Gidecek Yer Belli Değildi
Taksi çağırdı. Şoföre “Bu geceyi bir otelin çatısında yaşayalım,” dedi.
Kiminle birlikte olduğumu hâlâ bilmiyordum ama vücudumun verdiği tepki her şeyi söylüyordu.
Otele geldiğimizde resepsiyon görevlisi kadını tanıyordu. “Siz yukarı diğer kata çıkabilirsiniz,” dedi.
Odaya girdiğimizde İstanbul ayaklarımızın altındaydı. Camlar yerden tavana kadar açıktı. Şehir ışıl ışıldı. Ama odada sadece Derya vardı benim için.
Ceketimi çıkarmadan yanıma gelip kravatımı kavradı.
“İstanbul escort ararken rastladığın kişilerden değilim. Ben arzunun ta kendisiyim,” dedi.
Cam Önünde Sadece Derya
Derya beni camın önüne götürdü.
Gecelik kıyafetini yavaşça çıkardı. Vücudu adeta heykel gibiydi.
Kalçaları avuçlarımda, göğüsleri göğsüme yaslıyken İstanbul’un bütün sokakları susmuştu sanki.
Ellerimle beline sarıldım. Kulağıma eğilip,
“Bu şehirde binlerce adam sevişir. Ama çok azı zevk verir,” dedi.
Beni içeri çekti. Öpüşmeye başladık. Sıcaklığı tenimi yakıyordu. O kadar net, o kadar tutkulu hareket ediyordu ki… Adeta ezberindeydim.
Beni yatağa oturttu, üstüme çıktı ve her santimimi yavaşça öptü.
Ellerim bileklerinden aşağı doğru inerken içimdeki bütün duygular dışarı taşmaya.
Gecenin Doruğu
En sonunda, içime oturdu. Göz göze geldik.
Ve orada durdu.
Sadece bakarak, bedenini ritmik şekilde hareket ettirerek beni yükseltti.
Sesi, nefesi, teni… Hepsi bir orkestra gibiydi.
Boşaldığım anı bile yönetiyordu.
“Şimdi,” dedi.
Ve o an bedenim boşaldı, diğer zihnim de onunla birlikte.
Sabah Uyandığımda
Yanımda.
Ama yastığın üzerinde tek cümlelik bir kart vardı:
“Bu geceyi hatırlarsan, sadece bedenini değil, ruhunu da arzuladığını hatırla. İstanbul Escort Derya.”